Bir tufan ortasında
Ne kadarda acı verici değil mi bu yalnızlığım? Zamanım geçerken hayatı durduma karşısındakı boşluğum? Hiç bir şey yapamayacak kadar güçsüz oluşumun acınasılığı? Önce kanıp daha sonra benim yalanlarım? Acı verici.
Yapıyor olmam gereken bir çok şey varken günün sonunda "Bugün ne yaptın" sorusuna verdiğim boş cevaplar? Beni bitiriyor bunlar, yalnızlığım ve yalancılığım. Yalanda bile iyi değilim ya?
Kendimi bir kuyuya atmışım ve çıkmak için çabalıyorum, biraz daha çabalasam artık çıkabilecek gibi hissetsemde o adımı atamayacak kadar umutsuz ve güçsüzüm. Hayatıma bir anda aldığım onca insan, gidecekler biliyorum ve bunu bekliyorum; ardından şunu soruyorum: Kendimi her seferinde bir kuyuya atacaksam ne anlamı varki o kuyudan çıkayım? Hayatıma aldığım insan bir çok çıkacasaksa ne anlamı varki hayatıma alayım?
Hissetiğim 3 günlük mutluluğun acısını çekiyorum şimdi, fazla mutlu oldum ya?
Tatil, inziva değil miydi bu? Berbat bir hale düşmüşüm. Anlamdıramağım ve çözemediğim, bir zıtlığa düşmüşüm ve yutuyor ki anlaşılan beni bitiyorum.
Odam dağılmış ama önce zihnim, bir tufan almış götürmüş gerisinde bir yangın ve harabe bırakmış, yangın yanar mı hala bilemem ki sıradakı soğukta aklım. Geçecek yada o da bir kül bırakacak ardında ve sönecek tekrar yanmak üzere? Anlatamadığım onca şey arasında kaybolan bir zihin harabesi.
Yalnış bir doğumun verdiği acı ve duyulmuş toplam 40 günlük mutluluk. Bir korku olmuş şimdi hepside.
Bir rüya görmüş zihnim son bir umutla yaşatamadığı gerçekler adına ve uyanmış sonunda o yaşamayan gerçekler adına.
En az bir anlam kadar anlamsız ve aşk kadar belirsiz?
Bir belirsizliğin aşkı, nabıza göre şerbet verilen, sonunda acı bir son bekleyen?
Ruhun hatırlamak istediği ve unutmak istediği bir mi olurmuş ki? Aklına geldikce kalbine bir kılıç saplanmıyor ise? Hisseder misin o acıyı, hissettin mi peki?
Daha başlamadan bitecekken hisettirdiği acı? Acı mıdır bunu bitiren, acı mıdır bitmiş diye?
Arar söylüyor şimdikte, benden öğrenmişsin ya? Unutmuşsun, yalnız kalmış ve küsmüşsün?
Ahh, aklı bulanmış zihnimmidir bana gerçeği ve rüyayı, yalanı ve doğruyu karıştıran. O mudur her seferinde güvenimi sarsan? Acı çektiren?
Acı çekiyor belli ki bir ormanda yapayalnız kılıç geçirilmiş bir halde? Ve hala düşünüyor belli ki...
Tufan gelmiyormuş meğer varmış ki hep burada. Odur suçlusu bu soğuk ve yalnız kışın sorumlusu, o rüyanın ve kabusun sorumlusu.
Felek kesmiş atmış beni ve zaman umursamaz ki artık beni, doğrusu kim önemserdi ki beni? Kim bilmek isterdi o acımı ve...
Yalnızım hala yanan bir ormanın sahibi, bitmek bilmeyen bir kışın ev sahibi; yalanlara teker teker kanmış bir acınası, kadar.